Verilen bilgilere göre ruhun tekamülü, maddelerin gelişimiyle birlikte paralel olarak gerçekleşmektedir. Dolayısıyla bu tekamül akışını izlemenin, hakim oldukları varlıkları ve bu varlıkların maddelerle olan ilişkilerini veya bu maddeleri kullanma şekillerini incelemek demek olmaktadır.

          Yani maddelerde görülen tüm hareketler, insan idraki dışında kalan ruhlara ait davranışların birer yansıması olup bu hareketlerin izlenmesi veya gözlenmesi ruhların tekamül seviyeleri ve akışları hakkında bilgiler vermektedir.

          Maddelerde görülen bu hareketlere insanların idrakleri de dahildir. Bu idrakler de yine, ruhların tekamülleri içinde kalan ve idrak edilemeyen davranışların dolaylı yollardan maddelere yansımış durumları olmaktadır. Dolaylı yollardan yansımış olmaları demek, kainat üstüne ait ruhların davranışlarının, önce hakim oldukları kainat varlıklarına ve sonra da bu varlıkların hakim oldukları dünya bedenlerine yansımış olmaları demektir.

          İnsanlar, düşünce ve hareketlerinde kendilerine tanınan özgürlük haklarını kullanmaktadırlar. Fakat bu tanınan özgürlük esasında, öz varlıklarının peşinde olduğu ve insanların da üstlenmeye hazır olmadığı sorumluluğu ortaya çıkarıp artırmaktadır. Şu anda, realite sahibi tüm insanların sorumluluk duyguları, bilgi, sezgi, ve idrak derecelerine göre çeşitli seviyelerde gelişmiş ve ortaya çıkmış durumdadır.

          Duyguların, düşüncelerin, fikirlerin, varlıkların çeşitli şekillerde ihtiyaçlarına göre kullandıkları çok ince maddelerin bir takım hareketleri olduğu son verilen bilgilerle ortaya çıkmıştır.

          Bir insanın bir olayı değerlendirmesi, birilerini eleştirmesi, özgür iradesine dayanan kararlar vermesi, o bedeni idare eden varlığın şuur dışında biriktirmiş olduğu kıyas bilgileriyle mümkün olmaktadır. Bu kıyas bilgileri dünya realitelerini meydana getirmektedir.

          Dünya realitesine sahip bir insan, kendi şuur ve idrakinin varlık sebebi veya sürücüsünün kaynağı hakkında bilgi sahibi olup, bu bilgilerin sezgilerine ulaşabildiği oranda mevcut otomatizmayı fark etmekte ve idrak etmeye başlamaktadır.

          Bu kıyas bilgileri, olayların doğru değerlendirilmesinde, birilerini eleştirirken liyakatlerin görülmesinde, özgür iradeye dayanan kararların bir dengeyi izlemesinde, kısaca öz varlığının plan ve programı dahilinde dünyadan toplanan ve kendi kendini artıran kıymetli bir bilgi birikimi ve aynı zamanda bir mihenk taşı gibidir. Doğru adımlar atmak veya doğru tespitlerde bulunmak ancak bu birikimin ve taşın kalitesi oranında mümkün olabilmektedir.

          Doğruyu arama veya bulma hareketlerinin diğer bir görünümü ise ıstıraplardır. Bilginin yetersiz kaldığı bu gibi durumlarda yapılacak tek şey vicdan sesine uymak olacaktır.

          Tüm bu durumlar dahil meydana gelen her şey, hayatta yaşanan her hal ve durum, varlıkların maddelerle ilişkilerini veya bu maddeleri kullanma şekillerini göstermekte ve bunların tamamı ruhların kainattaki tekamül seyri olmaktadır.