Notlar

LK banner 2016

06:35:45
 3/05/2024

          Topluluk kavramı ilk atomun meydana getirilişine kadar uzanmakta ve her şeyi içine almaktadır. Dolayısıyla, insanlık seviyesinde ortaya çıkan bir topluluk kavramı insanların görmediği ve bilmediği bir seviyeden başlamış olmaktadır. Eşyalar, çiçekler, ağaçlar, insanlar, hayvanlar, gökyüzü, yıldızlar, kainatta bulunan her şey birer topluluk parçalarıdır.  

          Bir şey sormak için elini havaya kaldıran bir insan, bir topluluk olan bedeninin bir bölümü olan kolunu havaya kaldırmış olmaktadır. Bir insan, diğer bir insana merhaba dediği zaman bir topluluk olan beden, diğer bir topluluk olan başka bir bedenle karşılaşmış olmaktadır. Bir insan, basit ve sıradan görünen bir bardak su içmekle veya içirmekle, bir topluluk olan bedenini veya diğer bedenleri topluca beslemiş olmaktadır. Uçan bir kuş, arı, sinek, bir varlığın hakim olup kontrol ettiği birer topluluk parçalarıdır. 

          Bunlar artık bilinmektedir fakat, bu bilginin idrakleri biraz genişletebilmesi için pratik hayata geçirilmiş olmaları gerekir. Yani varlıkların kullanmakta oldukları topluluk parçaları olan bedenler, çiçekler, ağaçlar, insanlar, hayvanlar, her birini meydana getiren ve her bir parçasına bağlanmış olan sonsuz sayıda varlıkları bulunmaktadır.

          Bu sonsuz sayıda varlıkların arkasında ise her birinin birer ruhları bulunmaktadır. Zira, hücreler de birer topluluk olup her bir hücreyi meydana getiren ve başka bir topluluğa bağlayan öz varlıkları, ve her öz varlığa bu işi ona yaptıran birer de ruhları bulunmaktadır. Ruhlar ise kutsaldır, onun için hayatın kutsallığı ruhlardan akar.  

          Bu bilgiye göre, bir çiçeğe su vermek, bir hayvanı beslemek, bir insanın yetişmesini sağlamak, yardım etmek, hizmet etmek, bir bedeni meydana getiren hücrelere bağlı sayısız varlıklara ve dolayısıyla ruhlarına hiç fark etmeden otomatik olarak hizmet etmek demektir.

          Bu bilginin farkındalığı ile hareket etmek, bu bilginin pratik hayata yavaş yavaş geçirilmesi demektir, ki bu da sezgisel olarak sorumluluk alanlarının genişlemesine ve tüm hayata karşı bir saygı duyulmasına sebep olur. Tüm hayata karşı duyulan saygı ve sorumluluk alanlarının genişlemesi ise dünya hayatının amacının yerine gelmesini sağlayan en büyük nedenlerden birisidir.   

          Çünkü, sorumluluk alanlarının genişlemesiyle idrak bütün dünyayı kapsayacak kadar genişlediği zaman insan varlığı dünya okulundan mezun olabilmektedir. Dünya okulundan mezun olmak ise aynı zamanda bu alemden de ebediyen mezun olmak demektir.

          Dünyada meydana gelen bütün olaylar, çiçeklerin büyümesi, insanların düşünmesi, kuşların ses çıkarması, rüzgarın esmesi, doğanın görünen veya görünmeyen, bilinen veya bilinmeyen tüm hareketleri, düalite prensibine bağlı değer farklanması mekanizmasıyla meydana getirilmektedir.

          Kainatta her şey maddedir ve tüm maddeler en ince ayrıntılarına kadar birer düaliteye sahip bulunmaktadır. Kısaca, varlıkların gelişimi ve ruhların tekamülleri bir madde topluluğu kavramı içinde gerçekleşebilmektedir.

Free Hit Counter (01.01.2016)

Copyright © 2016. The Last Knowledge.
Bu site özeldir ve ticari amaç taşımaz.