Özel Notlar

LK banner 2016

06:05:20
 6/05/2024

Zaman hakkında verilen bilgilerde zamanın idrakle alakalı olduğu söylenmiştir. Zaman konusunun anlaşılması insanın bilgi seviyesine, deneyimlerine, ve idrak kapasitesine göre de değişmektedir. Biz orta yolu bulup değişik şekillerde tekrar ifade edelim, fakat her ne kadar örnek vermeye çalışsak ta aslını ifade edemeyecektir. Örneklere bakarak zamanın nasıl bir şey olduğunu anlamaya çalışmak gerekir.

 

Şimdi, maddeyi madde yapan şeyin hareket olduğunu unutmamak gerekir.

Hareketin olduğu yerde zaman da vardır. Yani bir madde varsa orada zaman da var demektir. Fakat maddeler sadece görünenlerle sınırlı değildir, görünmeyen maddeler de var. Doğal olarak o görünmeyen maddelerin de zamanı olacaktır. Hareketlerin ise sonsuz şekilleri vardır, bu durumda hareketlere bağlı zamanın da sonsuz şekillerde akışı ortaya çıkacaktır. Hareket aynı zamanda titreşim demektir. Titreşimlerin ise hızlı olanı var, yavaş olanı var. Hızlı olan neye göre hızlıdır veya yavaş olanı neye göre yavaştır.  İnsan bedeni de bir titreşimdir.

 

Buna göre, yavaş veya hızlılık, hangi titreşime sahipseniz o titreşime göre değişecektir. Yüksek titreşim dediğiniz zaman size göre yüksektir. Mesela öz varlık bu yüksek titreşimdedir. Fakat ona göre bu bir yüksek titreşim olmaz. Siz nasıl ki kendi bedeninizin titreşimi içinde doğal olarak bulunuyorsanız, öz varlıkta kendi maddesinin titreşimi içinde doğal olarak bulunur.

 

Her titreşimin veya her değişen titreşimin zamanı da değişik olacaktır. Bu zaman, titreşimlerin iniş çıkışları arasındaki mesafeden doğar. Bu mesafe ne kadar daralır ise zaman da o kadar kısalır. Bu mesafe ne kadar açılır ise zaman da o kadar uzar, bu titreşimlere bağlı olan zaman, yani bu hareketlerden ortaya çıkmış maddelerin zamanı sanki yok gibidir. İçinde bulunduğumuz titreşimin yüksekliğinden dolayı bize göre hareketsiz ve durgun gibi görünürler.

 

Zaman, idrakle ilgilidir ama önce insanın kendisindeki idrakin ne olduğunu bilmesi gerekir. Öz varlığının da idraki vardır, bunların olduğunu teorik olarak biliyorsunuz fakat esasını anlamak lazım. İdrakin kaynağı veya kökeni ruha dayanmaktadır, buradan varlığa veya insana yansımış durumlarının fonksiyonları idrak olarak ifade edilmiştir fakat idrak kelimesine takılıp kalmamak gerekir. Bu isim, idrak, bu önemli fonksiyonu izah etmek için vardır, çünkü yukarı çıkınca bu isim özelliğini kaybeder, ancak ifade ettiği fonksiyonlar devam eder. Faaliyet olarak toparlayıcı veya bağlayıcı olarak kainatta ortaya çıkmış bu kabiliyetin nasıl fonksiyon yaptığını anlamaya çalışmak gerekir. İnsandaki idrak maddi bir fonksiyondur, bu konuda ayrıntılı bilgiler vardır, fakat bu fonksiyon dünya maddeleri arasında meydana gelmektedir. Her maddenin ise bir zamanı vardı, işte insan idrakinin algıladığı zaman bu dünya maddelerin zamanıdır.

 

Varlığın da idraki var çünkü ruhun bu kabiliyeti ona da yansır. Varlık da bir maddedir ve elbet o maddelerin de bir zamanı olacaktır. Siz nasıl ki dünya maddelerinin zamanını beyne ait idrakle algılıyorsanız, varlık da kendi bulunduğu ortamdaki maddelere bağlı zamanı, kendi yüksek idrakiyle algılayacaktır.

 

Varlığın idraki neden bu kadar farklıdır, bu farkı ortaya çıkartan şey, varlığın bulunduğu ortamdaki maddelerin çok gelişmiş olmasından dolayıdır. O kadar gelişmiştir ki, bilinen maddi özelliklerin de üzerine çıkmıştır, zaten o maddelere madde değil enerji denmektedir. Onun için, bu büyük farktan dolayı insan idraki varlığın bulunduğu yerdeki zamanı idrak edemez, ancak böyle bir şeyin olduğunu sezer.

 

Bunun için, size en güzel ipuçlarını verecek olan şey, rüyalar meydana gelirken orada geçen zaman hakkındaki bilgileriniz ve sezgileriniz olacaktır. Bunları biraz derin düşünmek gerekiyor.

Free Hit Counter (01.01.2016)

Copyright © 2016. The Last Knowledge.
Bu site özeldir ve ticari amaç taşımaz.