Dünyaya bir hediye olarak verilen son bilgilerde tekamülün tamamlanmasının maddelere ait değil ruhlara ait durumlar olduğu belirtilmiştir. Bu konularda verilen bilgilerden bazılarını kısaca ve basitçe ifade etmeye çalışalım.

         Kainat maddelerinin içeriğindeki hareketlerin ve değerlerinin artması hali gelişim olarak ifade edilmektedir. Bu gelişimlere paralel olan ruhlardaki durumlar ise tekamül olarak ifade edilmektedir. Varlıklar da bu kainatın maddesidirler ve dolayısıyla bir gelişim içinde bulunmaktadırlar. Varlıkların gelişimiyle birlikte ruhlardaki tekamül de ilerlemektedir.

         Ruhlar, varlıklara doğrudan doğruya bağlı bulunmaktadırlar. Varlıklardaki bütün davranışlar ruhlara ait olmaktadır. Kısaca varlıklar ruhların kainat içerisindeki temsilcileri olmaktadır. Bir varlığın tekamül yolunda bir adım atması demek, o varlığın bir adım gelişmesi ve o varlığa bağlı olan ruhun tekamül seviyesinin bir adım ilerlemesi demektir.

         Bir insan varlığı dünya okulunu tamamladığı zaman tekamül yolunda büyük bir adım atmış olmaktadır. Dolayısı ile o varlık büyük bir gelişme kaydetmiş ve ona bağlı olan ruh da tekamülünde büyük bir ilerleme kaydetmiş olmaktadır. Onun için dünyada yaşayan bir insanın idraki ne kadar çok geniş olursa olsun, bir insan ne kadar çok bilge olursa olsun tekamülü tamamlanmış olmaz.

         Dünya okulunu tamamlamak varlıkların bir dereceye kadar gelişmesi demek olmaktadır. Yani varlıklar kendilerine bağlı olan ruhların tekamüllerini tamamlamak için bu alemin ve dolayısıyla bu dünyanın maddelerini araç olarak kullanmakta ve sadece bu vazife için hazır hale gelmektedirler.

         Varlıklar, çok uzun sürecek olan bir tekamül yolculuğunun ilk adımlarını üst bir alemde atmaya başlamaktadırlar. Eğer, varlıklar dünya okulunu tamamladıkları halde bu ilk adımları atacak durumda değilseler, yani dünyada yaşarlarken hayatın amacı olan vazife bilgilerini ve sezgilerini kazanamamışlarsa, varlıklar sevgi alemi denilen bir aleme geçmekte ve birkaç bin yıllık sevgi dolu bir hayattan sonra ancak kendilerine bağlı olan ruhların tekamüllerini tamamlamak için ilk adımları atmaya başlamaktadırlar.

         Varlıkların, kendilerine bağlı olan ruhların tekamüllerini tamamlamak için hazır hale gelmeleri demek, bir safhanın sona erip yeni bir safhanın başlaması demektir. Veya bir alemin bilgilerini alıp üst bir alemi kazanmaları demektir. Kainat üstünde bulunan ruhların tekamüllerinin tamamlanmasında bir kainat aracı olarak kullanılan varlıkların üst alemlerde nasıl bir tekamül yolculuğu yaptıklarından ve hedeflerinden kısaca bahsedelim.

         Şu anda idrak, bir insan beyninde meydana gelen molekül hareketleri olmaktadır. Varlık ise bu idraki kendi idrakiyle kullanmaktadır. Varlık, süptil bir madde topluluğudur. Dolayısıyla dünyada meydana gelen maddi idrakten başka, varlıkta da süptil bir idrak meydana gelmektedir. Varlıklar, kendilerine bağlı olan ruhların tekamüllerini tamamlamak için sevgi aleminde son hazırlıklarını yaparken işte bu süptil idrakleri kaynaşıp birleşmeye başlamaktadır.

         Bu süptil idrakler dünyada meydana gelen insan idraki olmadığı için bu idraklerin nasıl birleşip çalıştığı da insan idrakinin dışında kalmaktadır. Elbette bu süptil idrakler birleşmeye başlayınca varlığın bu alemdeki bireyselliği de üst alemlerde doğal olarak ortadan kalkmaktadır.

         Sevgi aleminin sonlarına doğru hazırlığını tamamlayan bir varlık, kendi idrakine uygun üç beş varlığın idrakiyle birleşmekte ve bir grup oluşturmaktadırlar. Bu birleşme idraken meydana gelmekte ve tek bir varlıkmış gibi kabul edilmektedir. Burada, bir ruh üç beş varlığa hakim olmamaktadır veya üç beş ruh bir varlığa hakim olmamaktadır. Her ruhun yine ayrı ayrı birer varlığı bulunmaktadır ve bu varlıklar tek bir amaç için bir vahdet içerisine girmektedirler yani idraken bir araya gelmektedirler.

         Bir vahdet içerisine girmiş küçük bir grup, daha sonra tekamül yolunda attıkları adımlar oranında diğer küçük guruplarla da birleşmeye başlamaktadır. Küçük bir grup diğer küçük bir grupla birleşmeye başladığı zaman doğal olarak yeni oluşan gruplardaki varlıkların sayıları artmakta ve gurup sayıları azalmaktadır. Bu durumda üç beş varlıktan oluşan küçük gruplar birleşmiş olan daha büyük grupların himayesi altında kalmakta ve birleşen gruplar küçük gruplardan tekamül yolunda bir adım önde veya onların üzerinde bulunmaktadır.

         Tekamül yolunda bir adım önde bulunan varlık grupları da attıkları adımlar oranında diğer önde bulunan varlık gruplarıyla bir vahdet içerisine girmeye yani idraken birleşmeye başlamaktadırlar. Bu gruplar tekamül yolunda ilerleye ilerleye ve birleşe birleşe sonunda tek bir grup oluşturmaktadırlar. Bu tek grubu ifade edebilmek için ünite ismi kullanılmıştır.

         Ünite, her şeyiyle birlikte kainatı yöneten ve her şeyin birleştiği bir idrak vahdeti olmaktadır. Kainat, insanların hiçbir zaman idrak edemeyecekleri ünitenin himayesi altında bulunmaktadır. Dünya okulundan mezun olan insan varlıkları, sevgi alemini de tamamlayıp vazife planlarına katıldıkları zaman, bir vahdet içerisine girmeye başlamakta ve ancak sonsuzluk kadar bir zaman sonra üniteye ulaşabilmektedirler.

        Varlıkların üniteye ulaşmaları ve kainat yönetimine katılmaları demek, o varlıklara bağlı ruhların tekamüllerinin tamamlanması demek olmaktadır. Tekamüllerini tamamlayan ruhlar ise bu kainat okulundan mezun olmakta ve üniteye dahil olmuş varlıklarını terk ederek daha üst bir kainata geçmektedirler. Ve her şey bir akış içerisinde bulunmaktadır.

         Ruhların tekamül ihtiyaçlarının insan idraki dışında kaldığını ve bu bilginin sembolik olarak verilmiş olduğunu unutmamak gerekir.