Varlık hakkında verilen bilgilerde, ‘bir varlığın her hareketi, her kıpırdanışı kendisinden olmayan bir durumun ifadesidir’ denmiştir. Bir varlığın her hareketi her kıpırdanışı kendisinden olmayan bir durumun ifadesi olduğuna göre, bu varlık bir bedeni kontrol etmeye başladığı zaman bedenin de her hareketi her kıpırdanışı kendisinden olmayan bir durumun ifadesi olacaktır.

         Varlıkların, süptil maddelerden meydana getirilmiş topluluklar olduğu daha evvel söylenmişti. Ayrıca ruhun bir varlığa ve o varlığın da bir bedene nasıl bağlandığı hakkında da uzun bilgiler verilmişti. Verilen bu bilgilere göre, bir varlığın bir insan bedenini bir robot gibi kullanıp kullanmadığından kısaca bahsedelim.

         Varlık, beyin merkezini oluşturan hücre varlıklarını hakimiyeti altında tutarken bir kısım şuuru dışarıya yansımakta ve bu şuura da irade hürriyeti tanınmaktadır. Buradaki şuur insanda ve bu alemde ortaya çıkmasına rağmen yine de varlığa ait bir şuur olmaktadır. Varlık bu şuur ve irade hürriyetiyle dünyada bulunmaktadır. Eğer buradaki hürriyet ortadan kaldırılacak olursa insanın ve dolayısıyla varlığın da sorumluluğu ortadan kalkacaktır. Yani insan her ne yaparsa yapsın yaptığı hiçbir şeyden sorumlu tutulamayacaktır. Dolayısıyla beden bir varlık tarafından bir robot gibi kullanılmamaktadır.

         Varlıkların bu alemde bir hazırlık içerisinde bulundukları bir çok kez ifade edilmiştir. Varlığın bu günkü durumu nedir? Bu günkü insanlık aleminin bedenli veya bedensiz varlıkları insanlık alemini ve dolayısıyla hidrojen alemini bitirmek üzeredirler. Aynı zamanda dünya da devresini tamamlamak üzeredir. Dünya devresini tamamladığı zaman bu günkü insanlık aleminin varlıkları dünyadan ebediyen ayrılacak ve yerine yenileri gelecektir. Dolayısıyla bedenli varlıkların bireysel hazırlıkları yani insanların vazife bilgisine ve sezgisine ulaşmaları çok önemli bir durumdur.