Yeni bir dünya devresi, eski kıtaların batıp yeni kıtaların ortaya çıkmasıyla birlikte başlar. Tersine dönecek olan dünyanın manyetik kutupları, yeni yerlerine yerleştikten sonra, dünyada yeni ve düzenli bir iklim oluşmaya başlayacaktır.
Okyanus tabanından yeni çıkacak olan kıtalarda toprak bulunmayacaktır. Her şey kayalardan ibaret görünecektir. Bu kıtalara yüzlerce yıl yağmur, kar, ve dolu yağacak, toprak oluşacak, yavaş yavaş bitki örtüsü meydana gelecek ve kısa sürede vahşi bir ormana dönüşecektir.
Diğer tarafta ise batan kıtaların yüksek yerlerine, korkuyla tırmanıp mahsur kalan insanlar ve hayvanlar bulunacaktır. Dünyanın manyetik kutupları tersine dönerken, yani eski kıtalar batarken ve yenileri ortaya çıkarken bu şiddetli hareketlerin etkisi bu insanların hafızalarının silinmesine yol açacaktır. Bu insanların hafızalarında bir bilgi olmadığı için içgüdüsel olarak yaşamaya başlayacaklardır. Sadece korkuları kalacaktır, fakat korkuya sebep olan bilgi silindiği için korkunun sebebini de bilmeyecekler.
Açlık duygusu, bu korkak insanları yavaş yavaş birbirlerine yaklaştıracaktır. Kendi kimliklerini bilmedikleri gibi diğer insanların kim olduklarını da bilmeyecekler. Yani canlarını kurtaran diğer insanlar dost mu, düşman mı, akraba mı, bir adı var mı, hafızalarında hiç bir bilgi bulunmayacaktır.
Bugünkü yüksek dağların en yüksek tepeleri yeni dünyanın adaları olarak kalacaktır. Bu tepeler sarp ve kayalık olduğu için tarım yapılacak bir yer bulunmayacaktır. Olsa bile zaten tarım yapacak bilgilerini de kaybetmiş olacaklardır. Doğal olarak bu insanların hayatları zayıf gördükleri hayvan ve insanları yiyerek başlayacaktır. Diğer hayvanlar da birbirlerini ve bu insanları yiyerek hayatlarını sürdürecekler, ve kısa sürede vahşi bir hayata alışmış olacaklardır.
Birbirlerine içgüdüsel olarak yaklaşan bu insanlar, yeni insan bedenlerinin dünyaya gelmesine sebep olacak ve sayıları artmaya başlayacaktır. İşte canlarını kurtaran bu insanların meydana getirdiği yeni bedenleri kullanan varlıklar, hayvanlık safhasını bitirip insanlık safhasına ilk geçen varlıklar olacaktır. Hayvanlık alemini henüz terk ettikleri için bunun alışkanlıklarını da üzerlerinde taşıyacaklar ve sağ kalanlar gibi onlar da vahşi olarak doğacaklardır.
Çünkü bu varlıkların hayatlarını devam ettirebilmeleri için anne ve babanın da vahşi olması gerekmektedir. Medeni bir aile vahşi bir insanı kabul etmeyeceği gibi, vahşi bir ailede de medeni bir insan yaşayamaz.
Bu insanların beden yapıları çok zor ve sert olan vahşi hayat şartlarına yavaş yavaş uyum sağlamaya başlayacaktır. Sadece et yiyecekleri için ağızları büyüyecek, dişleri keskinleşecek, kafataslarının şekilleri de değişecektir. Bedenlerini soğuk rüzgarlardan koruyan kıllar da çoğalacaktır. Kaba kuvvete dayanan bu vahşi topluluk içinde, bugün gördüğümüz nazik, ince, insan bedenleri veya evcil hayvanlar artık bulunmayacaktır.
Verilen bilgilere göre bu insanlar, bu adalarda üç yüz sene kadar mahsur kalacaklardır. Bu süre içinde kabiliyetlerini yavaş yavaş geliştirecekler ve yaklaşık üç yüz sene kadar sonra, en yakın yeni kıtaya ulaşmayı başaracaklardır. Kıtalarda ise bu süre içinde vahşi ormanlar meydana gelmiş olacaktır. Kısaca, yeni dünyanın başlangıcında, yeni dünyanın kıtaları meydana getirildikten yaklaşık üç yüz sene kadar sonra üzerinde insan bulunmuş olacaktır.
Bu insanlar çoğalacaklar, yayılacaklar, birbirlerinden uzaklaşıp bağımsız olarak gelişecekler, ve yeni ırklar meydana gelecektir. Yeni dünyanın sonlarına doğru o insanların medeniyetleri de bu günün medeniyetine benzer bir medeniyet seviyesine ulaşacaktır.
Her devre sonunda olduğu gibi, o misafir gezegen yörüngesinden tekrar çıkartılacak, yavaş yavaş tesirleri gelmeye başlayacak, ve güneşin manyetik alanını tekrar tersine çevirecektir. Dolayısıyla dünyanın manyetik kutuplarını da yine tersine döndürecek, ve mevcut kıtalar tekrar batıp tekrar yenileri ortaya çıkacaktır. Ve, dünyanın her devrede olduğu gibi, mevcut varlıkları mezun edip yenilerini kabul eden bu yetiştirici özelliği sürüp gidecektir.
Eğer, bu dünya devresinin sonuna kadar hazırlıklarını tamamlayamamış olan insan varlıkları bulunursa ki bulunacaktır, onlar da yeni başlayan bu dünya devresinin uygun zamanları içinde, yeni bir hayat planı yaparak yeniden doğacaklardır. Ve, eksiklerini tamamladıktan sonra o devrenin sonunu beklemeden bir önceki devre sonunda gidenlerin gittiği yolu tutacaklardır.