Çalışma Notları

LK banner 2016

07:27:26
 29/04/2024

Öz bilgi, çok ilkel devrelerden itibaren başlayan hayatlardan elde edilen bilgi birikimlerinin, daha önceki bilgi birikimleriyle kıyaslarından ve sentezlerinden meydana gelen, öz varlığın malı olan ve insan tarafından idrak edilemeyen derin izlenimlerdir

 

Öz varlığın şuuraltında bulunan bu izlenimler, yani öz bilgiler, niçin nasıl meydana geliyor, hangi teknikler veya mekanizmalar kullanılıyor, insanın bunu tam olarak kavraması halinde vicdanıyla birlikte yürüyen idraki koşmaya başlar çünkü özvarlık tıpkı modern bir fabrika gibi çalışıyor. Bu fabrikanın içinde malları işleyen birimler ve çok enteresan mekanizmalara sahip makinalar bulunuyor. Fabrika içinde çalışan bütün birimler ve bu birimlere bağlı küçük üniteler görev dağılımlarıyla ayrı ayrı işler yaparlar fakat birbirine bağlıdırlar. İşte, bir dünya bilgisi, kıyas bilgisiyle şuurdışına kaydedilir, dendiği zaman, fabrikadaki birimlerden birinin nasıl çalıştığı anlatılıyor demektir. Burada, fabrikada çalışan tüm birimleri birden görmeye çalışmak gerekiyor. Sadece bir birime ve o birime bağlı bir ünitenin, yani enteresan bir makinanın nasıl çalıştığının mekanizmasına takılı kalmamak gerekiyor. O, sadece fabrikanın çalışan bir ünitesidir. Fakat, fabrikanın tümünü birden görmek de, her birimin nasıl çalıştığını tek tek incelemekten geçer. Bu süptil fabrikadaki birimlere benzetmeye çalıştığım prensiplerin ve mekanizmaların nasıl çalıştığını basit dillerle kısaca hatırlatalım.

 

Öz bilgileri meydana getiren materyaller dünya materyalleridir ve olaylar da birinci sırada yer alırlar. Olayların yarı süptil maddelerin kurulumları olduğunu unutmamak gerek. Varlığın öz bilgi elde edebilmesi için dünyada bir bedeni olması gerekir. Kendisi doğrudan doğruya gelip olayların içine karışabilseydi beden kullanmazdı. Bu olaylara dünya bedeni sayesinde karışabilmektedir. Olaylar, yani akar vaziyette olan madde hareketleri, illiyet prensibinin sebep sonuç kanunlarıyla meydana getirilir ve özgür iradenin müdahalesiyle değeri farklandırılarak tercih edilen istikametlerde akışları sürdürülür. İnsan da bu olayların içinde yaşamak zorundadır. Herkes yaşar. Öz bilgiyi artıracak o kadar çok olay türü vardır ki, varlık için dünya bu yönden bir hazine sayılır, fakat hepsini tek tek yaşamaya bedenin ömrü yetmez. Onun için gerekli olanları extradan yaşar. Vicdanı hangi kademelere ulaşmış ise, yani hangi realiteler içinde yaşıyorsa, o realite için gerekli olan olayları yaşarken, o olaylardan başka, diğer insanların yaşadıklarını da izler. Kendi yaşadığı olaylar, yani içinde bulunduğu olaylar öz varlığı için birinci kalite bilgi sağlayan olaylardır. Diğer insanların yaşadığı olayları izlerken elde ettiği bilgiler de ikinci kalite, veya ikinci el bilgiler olur. Bu yolla, bilgilerin elde edilmesine müşa- hade gözlem veya ibret almak denir ve bu işlem bir efor gerektirir. Yoksa, diğer insanların yaşadığı olayları film izler gibi izlerse ikinci kalite bilgileri de elde edemez. Bu durumda olay- lar, gerekiyorsa o kişiye doğru yönelir. Çünkü öz varlığının o olaylara ihtiyacı vardır ve o olay- lar illiyet prensibi dahilinde kurulur, veya o kişiye beklemediği bir anda özvarlığı tarafından kurdurtulur. Veya vazifeli varlıklar bu işi yapar. Ve o kişi bu olayların içerisine çekilir.

 

Sonra, o insan nerden geldi bu olaylar başıma diye yakınmaya başlar. İdraki ne kadar gelişmişse, idrak ettiği kadar olayların sebep sonuçlarını ve nerelere doğru gideceğini düşünmeye başlar. Burada faaliyette olan şey onun vicdanıdır. Biraz aşağı seviyede ise olaya sebep olanı suçlar, sebep olanı bulamasa bile, mutlaka bir suçlu bulması gerekir ve sonunda bulur. Bu durumda, onun vicdanının ve vicdan seviyesine ayarlı olan idrakinin de biraz dar olduğu ve gelişmesi gerektiği anlaşılır. O insan, bu vicdan faaliyetinin sonunda bir suçlu bulup rahat eder, o insanın bu bilgileri de şuurdışına kaydedilir.

 

Bir sonraki zamanlarda benzer olaylara şahit olunca veya benzer olaylar tekrar edince, o insan şuurdışına kaydettiği bu bilgileri tekrar kullanır. Çünkü bu onun kıyas bilgileridir, ve olayları da bela olarak gördüğü için, ilan ettiği suçluyu her şeyde çok rahat bulur. Bu durum, kendisini hedef alan olaylar işin içinden çıkılamaz hale gelene kadar devam eder, ve artık isyan başlar. Bununla birlikte azap ve ızdıraplar da başlar, başına gelen olaylarla mücadelesi takatsiz kalana kadar devam eder. Her şeyi allak bullak olan o insan, çaresizlikten uslanmış gibi bir vaziyet alıp olayları başka türlü düşünmeye başlar. İşte bu durum, o insanın vicdan faaliyetinin eski rotasından sapmaya başladığını gösterir.

 

Vicdan dengesinin yükselmeye başlaması idrakinin de genişlemeye başlaması demektir. İkinci bir olay başına gelmeden önce bir başkası yaşarsa ve onu görürse, bu defa onu izlerken film izler gibi izlemez. Kendisi yaşayıp ızdırap çektiği için onun ızdırabına ortak olur, yani bu adamın öz varlığı ikinci el bilgileri de almaya başladı demektir. Bu bilgiler onun şuurdışında biriken kıyas bilgilerinin seviyesini de yükseltir. Bir olay başına gelir gelmez bunun ucu iyiye mi gidecek kötüye mi gidecek hemen sezer. Bir harekette bulunacağı zaman da, o hareketin sebep ve sonuçlarının doğuracağı üç dört sebep sonuç zincirine kadar nasıl sonuçlanacağını da kestirir. Bu işi otomatik ve hızlı yapar. Onun yaptığı bu iş, kıyas bilgilerini kullanarak olayların sebep sonuçlarına nasıl hızla uyum sağladığını gösterir. Bu olumlu yolda gelişe gelişe vicdan dengeleri yukarı çıkar ve o dengeleri meydana getiren realiteler de yükselir. Realitelerin birbirinin devamını doğuracak şekilde ihtiyaca göre yükseldiğini unutmamak gerek. İyisiyle kötüsüyle tüm bu olayları dünyada yaşayan bir insan, ömrünün sonuna gelir ve dünyadan ayrılır. Dünyada yaşadığı tüm bu olaylar da, öz varlığın işlenmemiş kazancı olarak şuurdışında kalır.

 

Ruhun tekamülüne yarayacak olan bilgiler öz bilgilerdir. Çünkü öz bilgiler ruhun tekamül unsurlarıdır ve öz varlığın öz malı olması şarttır. Şuurdışı öz varlığın sahası değildir. Bu bilgileri uzanıp tutabildiği halde kendi sınırlarının dışında kalır, ve ayrıca orada biriken bilgiler de dünya bilgileridir. Burada bir kıyas işlemi daha başlar. Rahatsız edilmesin diye yardımcı varlıklar gerekli önlemleri alırlar. Varlık, şuurdışındaki bilgileri kendi şuuraltında bulunan öz bilgilerle karşılaştırmaya başlar. Bu bir vicdan faaliyetidir. Unsurlardan birisi şuurdışında biriken dünya bilgileri, diğeri ise öz varlığın şuuraltındaki öz bilgileridir. Bunların üzerinde ise öz varlığa ait idrak vardır. Dünya bilgileri çözülmeye başlar, iyisiyle kötüsüyle hatıralar canlanır ve tekrar yaşanır. Unutulmuş olanlar dahil, bu bilgiler çözüme uğradığı için tekrar yaşanır ve hiçbir ayrıntı geçilmez. Bu bilgiler öz varlığın şuuraltındaki öz bilgilere çevrilene kadar vicdani işlem devam eder. Buradaki faliyetlerde zaman farkını unutmamak gerekir. Bilgiler dar zamandan geniş zamana naklediliyor her bir ayrıntı açılmak zorundadır. Öz varlığın idraki ne kadar gelişmiş ise, seviyesine göre bu işi hızlı veya yavaş bitirir. Ve, öz bilgilerin miktarı da artar. Bunlar insanlar tarafından idrak edilemeyen ışıltılı maddi yapılardır, fiat biçilmez. İdrak de biraz daha genişlemiş konuma yükselir. Bu idrak öz varlığın idrakidir, öz varlığın idraki öz idraktir.

 

Sonra, o öz varlık, öz bilgileriyle birlikte vazife planına geçecek seviyeye gelmemiş ise, o öz bilginin devamını getirecek şekilde ve o öz bilgilerle genişleyen idrakinin potansiyeli ile birlikte, devamını getirmek için dünyaya tekrar gelir. Dünya bilgileri spatyomda öz bilgiye çevrilir, insan dünyada yeni bir bilgi elde edince bu bilgi hemen öz bilgiye çevrilmez. Şuurdışında birikir. Bu bilgilerin öz bilgiye dönüşmesi için devamlı olarak dünyada biriktirilip spatyoma taşınması gerekir. Devamlı spatyoma gidip gelmek için de devamlı ölmek gerekir. Devamlı ölmek için de devamlı doğmak ve her seferinde yeni bir beden kurmak gerekir. Öz bilginin devamını getirecek olan dünya bilgileri, nerelerden nasıl ve ne şekilde elde edilecekse, ve hangi beden şekli kullanılacaksa, yani kadın veya erkek öz varlık için farketmez o elde edeceği öz bilgiye bakar, dünyada yeni bedenini yardımcı varlıklarıyla birlikte hazırlayacağı yeni planına uygun olarak tekrar kurar ve bağlanır. Ve o insan dünyaya doğduğunda, bir önceki hayatına göre daha gelişmiş bir seviyede bulunur ve yaşamaya başlar.

 

Bu bilginin birçok ayrıntılarını ve daha birçoklarını, büyük vazife planının, dünya için vazifeli olan kısmının dünyaya bir hediyesi olan, İlahi Nizam ve Kainat, adlı kitapda bulabilirsiniz.

Free Hit Counter (01.01.2016)

Copyright © 2016. The Last Knowledge.
Bu site özeldir ve ticari amaç taşımaz.