Çalışma Notları

LK banner 2016

20:19:15
 28/04/2024

Varlığın insan bedenini bıraktıkdan sonra ne yaptığına geçmeden önce, bedeni bırakırken neler yaptığını kısaca hatırlatalım.

 

Varlık, dünya bedeniyle ilgili görevlerini bitirmeye başlarken, beyin hücresi varlıklarına gönderdiği tesirlerini gevşetir, ve bu varlıklar tuttukları hücre bedenlerini bırakarak teker teker ayrılırlar. Beyindeki bu hücrelerin görevi sona erince, yönettiği bedende bozulmalar başlar ve hepsi gidince de beden dağılır. Bu durum, bedenin ölümü demek olur. Bedenlerini terk eden hücre varlıklarına kısmen gelen tesir devam eder ve bu varlıkların dağılıp gitmesini engeller.

Bedenin ölümünden sonra geri çekilen insan varlığı serbest kalır. Fakat bunun serbest kalması, bedeniyle ilgili tüm faaliyet raporlarını kaydına geçirmek içindir. Beden kullandığı sürece bu ölüm olayı onun için gereklidir. Bedenle birlikte, bedendeki hücrelerle birlikte, dünyada yaşamış olduğu her şeyi, o anda geçici olarak kaydettiği şuurdışından alarak kendi kayıt defterine işlemesi gerekir, kendi kayıt defteri de şuuraltıdır. Geçici olarak kayıt yaptığı yer de şuurdışıdır, buraya herhangi bir kayıt beden uyurken yapılır. Şuurdışından şuuraltına kayıt işlemini tam ve kusursuz yapabilmesi için varlığa o an hiçbir tesirin gelmemesi ve hiçbir müdahalenin yapılmaması gerekir. Bu anda, yardımcı varlıklar hemen devreye girer. Ve, varlığa gelen tüm tesir kanallarını kapatırlar, sadece onun ruhundan gelen tesir kanalı açık kalır. Varlık, kimseye tesir gönderemez ve kimse de ona gönderemez, yani irtibata geçemez. İrtibata geçmek isteyene de yardımcı varlıklar engel olur. Sonunda, varlık yalnız kalır, fakat, bu yalnızlık duygusu ifade edilemeyecek kadar çok derinden hissedilir. Dünyadan ve etraftan tesirler gelmeyince, otomatik olarak yaşamış olduğu dünya hayatının hatıralarıyla başbaşa kalır ve onların içinde yaşamaya başlar. Bu durum, varlığın içinde meydana geldiği için derin bir rüyaya benzer. Varlık, bu hatıralarla yaşarken, bu hatıraların esas özelliklerini, aslını, daha önceki hayatlarında şuuraltına kaydettiği kendi özel bilgileriyle bunları kıyas etmeye başlar. Bu kıyasın kendisi bir vicdan faaliyetidir. Bunların bazıları huzur verir bazıları ıstırap verir fakat her türlü duygu hali yaşanır. Kıyas ederken bu işleme hiçbir hafifletici tesir karışmadığı için, yani başını çevirip kulağını tıkayamadığı için, hatıralardan doğan bu duygu hallerinin her biri- ni zorunlu olarak maksimum düzeyde yaşar. Bu arada tesiri altında tuttuğu beyin hücrelerinin varlıklarıyla da sürekli irtibatta olduğu için, o varlıklar beyin yönetiminde iken neler ka- zanmışlarsa onlardan kazançlarıyla ilgili bilgileri de alır, çünkü onlarda bu görevde yer almıştır ve bu arada kendi görevlerini de yapmış durumda olurlar. Ve, varlık bu bilgileri kendi kayıt defterine kendi dilinde yazar, yani şuuraltına insanların anlayamayacağı bir formatta kaydeder. İnsanlar anlamasın diye değil, bu varlığın kendi dilidir ve kaydedilen bu bilgilere öz bilgi denir. Öz bilgiler bedenli insanlar tarafından anlaşılamaz. Buradaki kıyas işlemlerinin hızı ve buradaki yalnızlığın süresi, bu varlığın idrakinin genişliğine göre değişir. İdraki ne kadar genişlemişse buradaki kıyas işlemleri de o kadar hızlı yapılır ve o kadar kısa süre kalır. Bu faaliyetlerin yapıldığı yer, de, bir yer değildir. Bu faaliyetleri yapmak için varlık herhangi bir yere gitmiş değildir. Bu faaliyetler varlığın içinde meydana geldiği için, bu yer varlığın kendisi olur. Bu işlemlerden sonra yardımcı varlıklar kapattıkları tesir kanallarını yavaş yavaş açar ve tesirler gelmeye başlar. Varlık ne yaptığını, içinde bulunduğu durumu ve olan biten her şeyin farkına varır. Bir şeye ihtiyacı olup olmadığını da bilir, çünkü uyanmıştır. Eğer, İnsan bedeni kullanılarak yapılması gereken başka işler varsa veya mevcut iş yarım kalmış ise onu da bilir. Devam etmesi ve dünyaya tekrar gelmesi gerekiyorsa, yüksek varlıklardan hemen direktif ge- lir, ve yardımcı varlıklarla birlikte doğum hazırlığını seve seve ve isteyerek yapmaya başlar. Çünkü her tesir, her meydana gelen olay, her türlü durum, yüksek varlıkların sürekli kontrolü altında olduğu için bilinir. Bu varlığın, uyandıktan sonraki idrak genişliği çok önemlidir çünkü, bu hazırlığı yaparken idrakinin genişliğine göre dünya hayatının şartlarını seçme hakkına sa- hip olur. Yoksa, idrak genişliği derece derece azalırsa, onun yerine, ona en uygun gelecek hayat şeklini yardımcı varlıklar seçer. Hayat planını, yani dünyadaki çevresini en ince ayrıntılarına kadar, idrakinin genişliği oranında seçip ayarladıktan sonra, tesiri altında tuttuğu beyin hücreleri varlıklarını harekete geçirir. Seçmiş olduğu dünyada yaşayan anne rahminde oluşacak ceninin beynini kurmak üzere hepsini anne bedenine yönlendirir. Beden kurma işlemi başlar, kendisini bedene bağlayınca, bedenin bulunduğu gezegenin zaman ve mekanına ait ortam içerisine girer. Ve, içinde bulunduğu zaman ve mekandan uzaklaşmış olur. Uzaklaşınca da eski uyanıklık hali azalarak kaybolur. Bütün bildikleri de şuuraltında kalır. Hayat planını sağlıklı uygulayabilmesi için  bunun böyle  olması gerekir. Eğer,  kıyas işleminden ve uyandıktan sonraki idraki çok genişlemiş ise, dünyaya bu yoldan bir daha gelmez. Bu aleme de gelmez. Son bedenli hayatın tecrübelerini kıyas mekanizmasıyla çevirip, ki bu vicdan faali- yetiydi, kendi öz bilgilerine ekledikten sonra beyin hücresi varlıklarına gönderdiği tesirleri tamamen keser, ve o varlıklar yollarını burada ayırır. Varlık da, daha üst bir aleme geçmek ve tatbikat yapmak için tesirlerini o tarafa doğru yönlendirir ve geçiş hazırlıklarına başlar. Bu hazırlıkların ara bölgelerde yapıldığını unutmamak gerekir. Bu yere sevgi planı denmiştir. Üst bir alem, imkanları çok geniş ve sonsuz olan daha rahat bir alemdir. Varlığın bu aleme geçebilmesi için yüzlerce kez insan bedeni kurması ve bunun sayesindeki tecrübeleriyle insanlık safhasını bitirmesi gerekir. Burada bir şeyi daha hatırlatmak gerekirse o da, bu üst alemin giriş kapıları sadece dünya insanlığı safhasından geçmez. Dünya gezegeni kainatta nokta bile değildir. Bitkisiyle, hayvanıyla, insanıyla, hiçbir  benzerliği olmayan fakat varlığın istediği tecrübeleri yapmasına imkan veren başka madde ve beden şekilleri de vardır. Varlıklar, bu uzak yerlerdeki bedenleri kullanarak, dünyadaki gelişim safhalarına eşit olan safhaları bitirirler ve oradan da üst aleme geçerler. Yani her an, her saniye üst aleme geçişler devam etmektedir. Her bir varlığın gelişimini ayrı ayrı kontrol eden ve yardım eden daha yüksek varlıklar daima vardır ve gözetimi altındadır.

 

Bu bilginin birçok ayrıntılarını ve daha birçoklarını, büyük vazife planının, dünya için vazifeli olan kısmının dünyaya bir hediyesi olan, İlahi Nizam ve Kainat, adlı kitapda bulabilirsiniz.

Free Hit Counter (01.01.2016)

Copyright © 2016. The Last Knowledge.
Bu site özeldir ve ticari amaç taşımaz.