Kişisel ve toplumsal miktar değişmeleri tekniği:
Dünyada bir bedene bağlanacak olan her varlığın, bir dünya hayatı planı yapma zorunluluğu bulunmaktadır. Varlık bu dünya hayatı planını idrakinin genişliğine göre, ya bizzat kendisi veya vazifeli yardımcı bir varlığın yardımlarıyla yapmaktadır. Bütün bireysel hayat planları insanların irade hürriyetlerini kısıtlamayacak şekilde ruhların tekamül derecelerine ve mevcut şartlara göre hazırlanmaktadır.
Hazırlanmış bir dünya hayatı planı, vazifeli yüksek planlar tarafından da onaylandıktan sonra o planın dünyada uygulamaya sokulması mecburi olmaktadır. Fakat, bireysel hayat planları mevcut dünya şartlarına göre hazırlanırken diğer bireysel hayat planlarıyla da ayarlanmaktadır. Diğer hayat planlarından bağımsız olarak hazırlanmış bir dünya hayatı planı bir işe yaramamaktadır. Dolayısıyla bireysel hayat planlarının üzerinde, onları birbirleriyle ilişkilendiren bir de toplumsal plan bulunmaktadır.
Toplumsal plan ise, vazifeli yüksek planların kontrolü altında bulunmakta ve bireysel planları karmaşık bir mekanizmayla ayarlayarak bir hedefe doğru sürüklemektedir. Kısaca bedenli varlıklar yani insanlar dünyada kendi idrak ve iradeleriyle bir topluluk içinde yaşarlarken, kişisel planları ile toplumsal plan içinde yerlerini almış olarak birlikte yaşamaktadırlar.
Yani senin, benim, onun, herkesin ayrı ayrı birer hayat planı bulunmakla beraber bu planlar bir topluluk oluşturmakta ve bu topluluk da yüksek vazife planlarının hakimiyeti altında bulunmaktadır. Fakat, bir topluluk içinde yaşayan bütün insanların idrak ve irade hürriyetleri de bulunmaktadır. İnsanlar bu idrak ve irade hürriyetleriyle bir takım çabalar ve gayretler de göstermektedirler, veya göstermemektedirler.
Bu çaba ve gayretlerin mutlaka bir karşılığı olmalıdır ve bunlar da vazifeli yüksek planlar tarafından gönderilen tesirlerle bireysel ve toplumsal miktar değişmeleri tekniğiyle ayarlanmaktadır. Yani insanların toplum içindeki mevcut durumları, vazife planlarından gönderilen tesirlerle artı değerler alarak veya eksi değerler alarak değiştirilmektedir.
Zira yukarıdan gönderilen tesirler yükseltici değerlere sahip iken aşağıdan gelen tesirler mevcut değerleri de azaltan bir özelliğe sahip bulunmaktadır. Aşağıdan gelen tesirler de yüksek vazifeli planların hakimiyeti altında bulunmaktadır. Yeteri kadar çaba ve gayret gösteremeyen zayıf kalan veya yardıma ihtiyaç duyan bedenli varlıkların hamleler yaparak veya atılımlar yaparak gelişebilmeleri için bireysel planlarına hizmet edecek bir takım imkanlar yaratılmaktadır ki, bu imkanlar da toplum içinde geriye düşüş, kayıp, bela, iflas, yada felaket olarak değerlendirilmektedir.
Eğer bir insan, dünya hayatında meydana gelen olayların asıl sebeplerinin bilgilerine veya bu bilgilerin sezgilerine sahip olmadan evvel devamlı başarısızlığa uğramış ise, o insana başarısızlıklarının arkasında vazife planı varlıklarının bulunduğu söylendiği takdirde, doğal olarak o insan, başarısızlıklarının aslında atılımlar yapması ve gelişmesi için vazife planları tarafından onun tekamül durumuna göre ayarlanmış ve yapılmış bir yardım olduğunu düşünmeden ve idrak etmeden vazife planlarını suçlayacak veya isyan edecektir.
Dağına göre kar yağmaktadır, yani dünya hayatında her hal ve durum tesirlerle ve mekanizmalarla kontrol edilmektedir. Hiçbir olay kendi kendine meydana gelmemektedir. Bütün olaylar bir maksat taşımaktadır ve bu maksadın derinliklerinde ise ruhların tekamül ihtiyaçları bulunmaktadır.
Toplumsal plan içindeki bedenli varlıkların gösterdiği çaba ve gayretlerine göre ayarlanan ve meydana getirilen her hal ve durumun, yani zenginliğin, fakirliğin, hastalığın, huzurun, yapılan veya yapılamayan tüm işlerin ve her şeyin, çok derin manada kader mekanizmasının fonksiyonu içinde bulunduğunu ve mekanın çeşitli varyeteleri olduğunu hatırlamak gerekir.