Her şeyden önce dünyanın değişimiyle ilgili meydana gelecek olan küçük büyük tüm hareketlerinin rasgele meydan gelmediğinden artık emin olmak gerekir. Bunlardan haberi olmayan bir insan doğal olarak dünyanın en küçük fiziki bir değişikliğinde paniğe kapılıp ne yapacağını şaşıracaktır. Yani üzerinde bulunduğu toprağın kaymasında, şiddetli bir kasırganın geliyor haberini almasında, yada hafif bir yer sarsıntısında mutlaka paniğe kapılacaktır. Doğal olarak bu bilgilerin idrak edilip edilmediği de bu gibi durumlarda kendini gösterecektir.
Şimdi, dünyanın manyetik kutup noktaları kaymaya devam ediyor ve dünyada eskisi gibi dönmeye devam ediyor. Dünyanın bu sakin durumuna bakıp değişen bir şeyin olmadığını düşünenler veya olması muhtemel sonuçları saklamaya çalışanlar olacaktır. Aklı başında az çok kültürlü bir insan manyetik kutup kaymalarının sebeplerini merak eder. Çok fazla insan bunu dikkate alıp da hayatlarında yeni bir düzenleme yapmayı düşünmemektedir. Zaten dünya insanının manyetik kutup kaymalarını çok da dikkate almayacakları önceden söylenmişti. Yani insanların bu olaylara gösterecekleri reaksiyon çok önceden biliniyordu. Dünya dışından, vazife planlarından verilen bilgilere göre, olacakları basitçe izah etmeye çalışalım.
Dünyanın manyetik kutup noktaları güneşe göre 23° 27´ lık bir açıyla eğri duruyordu. Misafir gezegenin manyetik alanı dünyanın manyetik alanı üzerine baskı yapınca bu 23° 27´ lık açı olduğu yerden itibaren aynı istikamette artmaya başlamıştır. Bu açının şu anda ne kadar arttığı ancak kutup noktalarında ölçüm yapıldığı zaman ortaya çıkar. Fakat bu noktalar adım adım yürümektedir, izlenmesi gerekir. Verilen bilgilere göre, dünya ekseninin bu açısı olduğu yerden itibaren 13° derece daha artacak ve dünyanın ekseni güneşe göre toplam 36° derece yatmış olacaktır. Misafir gezegenden dünyaya gelen manyetik yardım bu kadar. Dünyanın eksenini toplam 36° dereceden daha fazla yatırmaya dünya maddelerinin özelliği imkan vermiyor.
Şimdi, kutup noktaları yerini değiştirdiği zaman kendine has iklim yerlerini de değiştirmektedir. Eski yerini bırakıp gittiği zaman o yerler ısınacak ve oradaki buzlar da eriyecektir. Dünyada büyük bir fiziki değişikliği arzu etmeyenler için buraya kadar bir sorun yok. Fakat, eski kutup noktalarındaki buzların erimeye başlaması çok önemli ve büyük bir soruna yol açacaktır. Nasıl büyük bir soruna yol açacağını basitçe izah edelim.
Dünyanın iki kutbunda bulunan buzların yerleri haritadan görünmektedir. Kuzey kutup buzları denizin içindedir. Güney kutup buzları da kara parçası üzerindedir. Her iki kutup buzları da kısa bir zaman önce yavaş yavaş erimeye başlamıştır. Eriyen buzların suları kuzey kutbunda denize karışmaktadır. Güney kutbunda ise kara parçası üzerinden denize dökülmektedir. Buzun hacmi sudan büyüktür, çok yer kaplar. Kuzey kutup buzları denizin içinde erirken buzun kapladığı yerde boşluk meydana gelir. Bu boşluğu deniz suyu doldurur. Boşluğu dolduran deniz suyu eski su seviyesinden aşağı düşer.
Diğer taraftan güney kutbunda eriyen buzların suları da kara parçası üzerinden denize dökülmektedir. O denizlerin de belli bir su seviyesi vardır. Eriyen buzların suyu, buradaki denizlerin su seviyesini yükseltir. Sonuç olarak, kutuplardaki denizlerden birinin su seviyesi yükselirken diğeri alçalmaktadır. Dünyanın yer çekimi, suları kendine doğru çekerken suların yüksekliğini dengeler. Doğal olarak dünyanın yer çekimi, güney kutbundan kuzey kutbuna doğru bir su akıntısını başlatacaktır.
Doğa olaylarının vazife planı varlıkları tarafından kontrol edildiğini biliyorsunuz. Gerektiği yer ve zamanda büyük fırtınalar yada tayfunlar çıkarabilmektedirler. Doğal olarak buradan, hava durumunu da değiştirme imkanlarına sahip oldukları ortaya çıkmaktadır. Bu imkanlara sahip olunduğu için kutup buzlarının erime hızlarının da ayarlanabileceği ortaya çıkar. Yani dünyanın eksen eğikliği 36° dereceye kadar ulaşırken kutup buzları da paralel olarak bu süre içinde erimelidir. Doğal olarak bu durumdan, kutup buzlarının hesaplanan zamandan önce veya sonra eritilme imkanları da ortaya çıkmaktadır. Fakat, manyetik kutup noktalarının yerinden kayması, dağlardan yuvarlanmış çok büyük bir kaya parçası gibidir, ve artık durdurulamaz.
Şu anda kutup buzları yavaş yavaş erimeye devam ederken denizler dengesinde büyük bir fark henüz ortaya çıkmamıştır. Düalite prensibine ait değer farklanması mekanizmasının çalışması için bu değerlerin farklı hale getirilmesi gerekir. Bir süre sonra buzlar eriyip de değerler farklı olduğu zaman bu mekanizma çalışacak ve bir hareket başlayacaktır. Bu hareket de, su seviyesi yükselecek olan güney kutup denizlerinin, su seviyesi azalacak olan kuzey kutup denizlerine doğru akacak olan bir su hareketi olacaktır. Bu su hareketi de okyanus akıntılarına sebep olacaktır. Okyanus akıntılarının bir kutba doğru yönelmesinin dünyada ne gibi sonuçlar doğuracağına bakalım, ve devam edelim.