Makaleler

LK banner 2016

11:11:28
 16/04/2024

Geçmiş zamanda, şimdi de ve gelecek zaman içinde aynı anda bulunmak konusu birçok insanın aklının almadığı bir konudur. Gerçekten bir insan geçmişi düşünebilir hatıralar içinde yaşar. Bedeninin bulunduğu zaman içinde de yaşar, yani gününü yaşar. Umutları ve beklentileri olan geleceği düşünür, bu defa hayal kurarak gelecekte yaşar. Kısaca bir insan geçmişi, şimdiyi veya geleceği ayrı ayrı veya birinden öbürüne atlayarak yaşayabilir. Fakat bu akıp giden zaman çizgisi, çizgi değil de nokta ise nasıl olacak?.

Kainat yönetimiyle ilgili olan bu konuyu kısaca gözden geçirelim.

 

Vazifeli varlıklardan oluşan organizasyonların hiç birinin bu boyutta bulunmadığını, yani içinde bulunduğumuz zaman ve mekanın dışında bir zaman ve mekanda bulunduğunu biliyorsunuz. Aynı zamanda varlıkların bireysel olarak vazife almadıklarını, vazife planlarının hiyerarşik yapısına katılabilmek için üç beş varlığın idraklerinin birleşerek tek bir vücut gibi hareket etmesi gerektiğinin bir kural olduğunu öğrenmiştiniz. İdraklerin birleşimi konusu çok önemli bir konudur. Bu konuda birkaç bilgiyi hatırlattıktan sonra devam edelim.

Vazife ve sorumluluk açık olarak bilinen konulardır. Vazife sorumluluğu hakkında yinede birkaç konuyu hatırlatmak gerekiyor, çünkü  insana gerçek anlamda bir vazife verilmez.

 

Bir vazifeden sorumlu olmakla bu sorumluluğu kazanmanın tatbikatı içinde bulunmak ayrı şeylerdir. Dünya hayatı, insanları vazife sorumluluğuna hazırlar ve insanlar da bu sorumluluğu kazanmanın çeşitli tatbikatlarını yapar. Hiç kimse acemi birine çok önemli işleri teslim etmez.

Her insanın bir realitesi vardır, her insanın bir planı vardır. Okuyorsunuz, şimdi bir dakika durun ve bekleyin: Bu bilgiye o kadar çok aşinasınız ki sizin için yeni bir bilgi olmadığı için artık üzerinde düşünmez devam ederdiniz. Her insanın bir realitesi var, bilgisini önce hayata geçirelim sonra devam edersiniz.

 

Bir bilginin faydası, onu uygulayınca veya yaşayınca görülür fakat önce onun anlaşılması ve benimsenmesi gerekir.

Vahdet, ilahi yasaların gerektirdiği doğal ve zorunlu bir birleşme ve birlik halleridir, dolayısıyla her şey çeşitli şekillerde bu birliğe katılır.

 

Maddesel ve ruhsal ortamlarda çok küçük ve çok sayıda maddi toplulukların birleşerek büyük ve az sayıda toplulukları meydana getirmesi gibi, bu topluluklara ait olan çok sayıda küçük hareketler de birleşerek daha büyük hareketleri meydana getirmektedir. Küçük toplulukların ve bunlara bağlı hareketlerin daha büyük topluluklara ve hareketlere doğru sürekli bir akış, sürekli bir katılım, her şeyleriyle birlikte sürekli bir büyüme ve genişleme içerisinde bulunduğu için vahdet hal ve durumlarını çok geniş manada düşünmek gerekir.

Bu konu, idrak hakkında verilen çok geniş bilgilerin sentezi sonucunda anlaşılabilecek bir konudur. İdrakin nasıl ortaya çıktığını, nasıl geliştiğini ve hangi seviyeden sonra, kendi kendisine müdahale etmeye başladığını, kısaca hatırlatalım. Siz uyuyan bir insanı tutup sarsarsanız ne olur?  Uyanır. İdrakin ortaya çıkması, uyuyan bir insanı sarsarak uyandırmaya kabaca benzer.  Bu konu hakkında verilen ön bilgileri, hızla gözden geçirelim.

Free Hit Counter (01.01.2016)

Copyright © 2016. The Last Knowledge.
Bu site özeldir ve ticari amaç taşımaz.