Çalışma Notları

LK banner 2016

23:48:43
 16/04/2024

Şimdiye kadar atlantis ve mu kıtalarının ayrı ayrı zamanlarda battığı sanılıyordu fakat son gelen bilgilerle bu iki kıtanın yaklaşık yetmişbin yıl önce ikisinin birden battığı anlaşılmış oldu. Çok daha önemlisi, dünyada her altmış veya yetmişbin yılda bir bu kıtaların batarak yeni kıtaları meydana getirdiğidir. Bu gün ise, dünya gezegeni yaklaşık bir yetmişbin yıllık süresini daha bitirmek üzeredir, ve bu sürenin bitimine de yıllar kalmıştır. Dünyadaki kıtaların batışına hiçbir zaman kıtalar üzerinde yaşayan insanlar sebep olmamıştır.

Ayrıca kıta batırmak da kolay bir iş değildir. Kıtaların batışı her altmış veya yetmişbin yılda bir tekrarlandığı için, bu gün üzerinde yaşadığımız kıtalar da aynı sebepler yüzünden batacak demektir, ve bu sebepler de daima dünya dışından kaynaklanır. Yoksa, dünya gezegeni düzenli aralıklarla kendi kıtalarını batıramaz.

 

Bu konuyu teknik yönden basitçe ele alacağız fakat, fiziksel görünen olayların altındaki gerçek sebepleri görmemezlikten gelmek, veya dikkate almamak daima soru işareti bırakacaktır. Bu gerçek sebeplerin neler olduğunu hatırlatalım.

 

Çok derin bir içgörüyle maddenin var olma sebebini hatırlayınız. Maddenin, ruhun tekamülüne hizmet etmesi için var olduğunu ve bununla birlikte maddenin varyasyonları da aklınıza gelecektir. Maddeye ait kanun ve kurallar değişmez. Dolayısıyla maddenin tüm varyasyonlarında bu kanun ve kurallar geçerlidir. Fakat, daha önce, ilk hareketin nerden başladığını, nasıl ortaya çıktığını, sonra bu hareketlere bağlı maddelerin hangi prensip ve kurallara göre hareket ettiğini, veya aktığını, en azından dünya maddelerinde görünen durumlarını veya mekanizmalarını biraz olsun kavramış olmak gerekir.

 

Maddeler, ilk meydana geliş anından itibaren manyetik alanlara ve hareketlere sahiptir. Bir çekirdek etrafında dönen çeşitli maddi elemanların her birinin birer manyetik alanı vardır. O çekirdeğin ve etrafında dönen maddi elemanların manyetik alanları birbirlerini etkilerler. Bu etkileşim sonucunda kurulan denge hallerinin tümü bir manyetik alanlar sentezi meydana getirir. Bu, denge halinde olan bir sistemdir. Çekirdeğin etrafında dönen elemanlardan birinin kaldırılması, yerinin değiştirilmesi veya birinden öbürüne aktarma yapılması veya, uzaktan da olsa başka bir manyetik alanın araya karışması, tüm elemanların manyetik alanlarını etkiler, ve yeni bir manyetik alan dengesi tekrar kurulur. Küçük olan birşeyin benzeri onun büyüğünde de bulunur, yani parça bütünü temsil eder. Bu küçük sistemi büyütüp, bu sistemin çekirdeğini güneşin yerine koyarsanız, etrafında dönen elemanlar da gezegenler olur. Bu sisteme güneş sistemi denir.

 

Bu sistem içindeki çekirdeğin etrafında dönen gezegenlerin yörüngelerinin uzunlukları, kısalıkları, yörüngeler üzerindeki hızı, gezegenlerin kendi eksenleri etrafındaki dönüşleri, eksenlerinin eğrilik dereceleri gezegenlerin manyetik alanlarının birbirleriyle etkileşerek kurdukları dengelerin sonucunda meydana gelirler. Bu kurulum, o sistemin gelişmişlik derecesine göre farklılıklar gösterir.

 

Bu durumda, herhangi bir güneş sistemi içinde bulunan bir gezegende bir değişiklik yapılması gerekiyorsa, o gezegenin manyetik alanına o sistemin güneşinden veya başka bir yerden müdahalelerin yapılması gerekir. Bir güneş sisteminin manyetik alanı, o sisteme dahil olan gezegenlerin manyetik alanlarının sentezinden meydana gelen, o güneş sisteminin manyetik alanı olur. Güneş sistemi bir tane değildir, Güneş sistemleri de bir çekirdek etrafında döner, bu çekirdek galaksinin merkezidir. Güneş sistemlerinin manyetik alanları da birbirleriyle etkileşirler. Bir galaksinin manyetik alanı, o galakside bulunan güneş sistemlerinin manyetik alanlarının sentezinden meydana gelen, o galaksiye ait bir manyetik alan olur.

 

Galaksi de bir tane değildir. Galaksiler de bir çekirdek etrafında döner, bu çekirdek nebülözün merkezidir. Nebülözler galaksi topluluklarıdır. Galaksilerin manyetik alanları da birbirleriyle etkileşirler. Bir nebülözün manyetik alanı, o nebülözde bulunan galaksilerin manyetik alanlarının sentezinden meydana gelen, o nebülöze ait yine bir manyetik alan olur. Nebülöz de bir tane değildir. Nebülözlerin de bir çekirdek etrafında dönmesi gerekir, bu çekirdek bir alemin, yani bir evrenin merkezidir. Nebülözlerin manyetik alanları da birbirleriyle etkileşirler. Bir evrenin manyetik alanı da, o evrende bulunan nebülözlerin manyetik alanlarının sentezinden meydana gelen, o evrene ait bir manyetik alan olur.

 

Evren de bir tane değildir. Evrenlerin de manyetik alanlarının olması gerekir. Evrenlerin manyetik alanlarının sentezinden meydana gelen manyetik alan kainatın manyetik alanı olur. Birbirini içine alan manyetik alanlar zinciri burada son bulur. İşte bu manyetik alan da üniteye bağlıdır. Kainatı her bir zerresine kadar kusursuz ve tek parça halinde tutan ve yöneten yer burasıdır. Buraya da talimatlar prensip olarak kainat üstünden, ilahi olan asli prensipten gelir. Evrenlerde, nebülözlerde, galaksilerde, güneş sistemlerinde, gezegenlerde, kıtalarda, dünyanın tüm maddelerinde ve bu maddeleri meydana getiren atomların hareketlerine kadar, tüm hareketler ve var olan herşeyin, ruhların ihtiyaçlarına göre ayarlanıp, düzenlenip, manyetik alanlarla, mekanizmalarla, kurallarla, anında kontrol edildiği yer ünitedir.

 

Ünite, bu kontrol ve idareyi organizasyon sistemlerine talimatlar vererek yapar. Evrenler, nebülözler, galaksiler, güneş sistemleri, gezegenler, her biri ayrı ayrı hiyerarşik yapıda olan ve takım halinde çalışan organizasyon sistemlerine bağlıdır. Bir güneş sisteminde bir değişiklik meydana getirilmesi gerekiyorsa, ki değişiklikler ruhlar ihtiyaç duyuyorsa getirilir, o değişikliği o güneş sisteminden sorumlu olan organizasyonlarda yer alan varlıklar yerine getirir. Bu varlıklar bir değişikliğin meydana getirilmesinde insan aklının alamayacağı sonsuz imkanlara sahip büyük varlıklardır. Ve bu değişiklikleri de, kendilerinden daha yukarıda bulunan organizasyon sistemlerinden gelen talimatlara göre mutlaka ve kusursuz olarak yerine getirirler. O yukarıda bulunan organizasyonlara da talimatlar daha yukarıda bulunan organizasyonlardan gelir, ve bu talimatların ucu taa üniteye kadar çıkar.

 

Üniteden çıkan bu talimatların sonucunda da, en küçüğünden, kusursuz hareketlerle geliştirilen bir atom, kusursuz hareketlere sahip bir gezegen, güneş sistemleri, galaksiler, ve sonunda bir bütün olarak sonsuz sayıda olan ruhların her türlü ihtiyacını karşılayan kusursuz bir kainat ortaya çıkar.

 

Şimdi, maddi bir değişikliğin, buna maddenin her türlü varyasyonu dahildir, ne maksatla meydana getirildiği, kime hizmet ettiği, direktiflerin nerelere kadar uzandığı, ve bir gezegende meydana getirilecek fiziki bir değişikliğin dış görüntüsünün altında saklı olan gerçek sebep anlaşılmış olur.

 

Dünyadaki kıtaların belirli aralıklarla nasıl battığı veya batacağının teknik tarafına gelince. Kıtaların  batışı  ilk  defa  meydana  gelmediği  için  bu  hareketler  düzenli  olarak  çalışan  bir mekanizmaya bağlı demektir, ve bu düzenin de, duyulacak ihtiyaçlara göre daha önceden planlandığı ortaya çıkar. Galaksimizin içinde bulunan ve bizim güneş sistemimizden çok uzakta bulunan başka bir güneş sisteminin geri bir gezegeni, yaklaşık yetmiş bin yılda bir kendi güneşi etrafındaki sabit yörüngesinden ayrılıp, uzun bir yörünge çizdikten sonra geri dönüp tekrar kendi yörüngesine yerleşiyor. Onun bu çizdiği uzun yörüngesinin geri dönüş noktası da bizim güneş sistemimizin bir kenarı. Bu gün, bu gezegen bu geri dönüş noktasına gelmiş olsaydı dünyadan da görünürdü çünkü ufak tefek bir şey değil, dünyanın dörtyüz katı büyüklüğünde çok ağır bir gezegen. Şu anda ise bu gezegen bizim güneş sistemimize doğru programlanmış bir hızda geliyor.

 

Bu kadar büyük bir gezegenin manyetik alanı da elbette çok büyük olacaktır. Bu gezegen kendi yörüngesinden ayrılıp bu tarafa gelirken, bu gezegenin manyetik alanı, yeni çizdiği yörüngesi üzerinde bulunan bir sürü güneş sistemlerinin manyetik alanlarını etkileyerek ve değişikliğe uğratarak geliyor. Bu gezegenin manyetik alanı, güneş sistemine ulaşmadığı halde şimdiye kadar güneş sistemini zayıf da olsa etkiliyordu, çünkü güneş sistemlerinin manyetik alanları birbirleriyle temas içindedir.

 

Uzayda manyetik alanın bulunmadığı boş yer yok, birinin manyetik alanını iteledinmi o da gider öbürünü iteler, o da daha ötekini iteler, böylece dolaylı yollardan gelen etkileriyle güneş sistemi zayıf da olsa etkileniyordu. Bu gezegen her geçen gün yaklaşıyor ve manyetik alanının etkisi daha da fazla gelmeye başlamıştır. Hatta onun bu etkisi şu anda bizim güneşimizin manyetik alanını da değişikliğe uğratmıştır.

 

Bir güneş sisteminin manyetik alan değişikliği, o sistemde bulunan tüm gezegenleri etkiler. Çünkü o güneş sisteminin manyetik alanı, kendi gezegenlerinin manyetik alanlarının senteziyle ortaya çıkmıştır. Eğer, bir güneş sistemi içinde bulunan bir gezegende bir değişikliğin meydana getirilmesi gerekiyorsa, o sistemin güneşinden veya başka bir yerden o gezegenin manyetik alanına kuvvetli bir manyetik alanın gelmesi veya baskı yapması gerekir. Bu gün ise dışarıdan dünyaya gelen manyetik alan, dolaylı yollardan bile olsa, dünyanın manyetik alanı üzerine baskı yapmaya ve eksenini de eğmeye başlamıştır. Dünyanın ekseni zaten güneşin etrafındaki yörüngesine göre biraz eğriydi, niçin bunun böyle eğri kaldığını biliyorsunuz.

 

Dünyaya dışarıdan gelen yabancı manyetik alan dünyanın ekseni ne tarafa eğikse o tarafa doğru biraz daha, fakat yavaş yavaş eğmeye başlamıştır. Yani, kuzey kutbu Rusya tarafına, güney kutbu da Güney Amerikanın burnunun olduğu tarafa kaymaya başlamıştır. Dışarıdan gelen manyetik alanın kuvveti bu kadar. Eğer, dünyanın manyetik alan kuvveti çok zayıf olsaydı belki tamamen dünyanın manyetik alanını tersine çevirebilirdi. Fakat, dünyanın manyetik alanı nasıl meydana geliyor?.

 

Dünyanın manyetik alanı, dünyada bulunan maddelerin, taşı toprağı, içinde dışında her ne varsa, dünyada bulunan maddelerin artı eksi manyetik alan değerlerinin, dünyanın bütünü içinde kurdukları genel denge sonucu meydana gelir, ve tüm maddelerinin genel manyetik hatları da kutupları meydana getirir.

 

Dışarıdan gelen bir manyetik alanın dünyanın manyetik alanını değiştirmesi demek, bu yabancı manyetik alanın dünyada bulunan maddelerin manyetik alan hatlarını da değişikliğe uğratması demek olur. Dünyadaki maddelerin manyetik alanlarındaki değişikliğin oranına ve hızına göre, bu maddelerin manyetik alanlarının dünyanın genelinde meydana getirmiş olduğu kutup noktalarını da doğal olarak aynı hız ve oranda yerinden kaçırır. Yani eski kutup noktası yerinden kaçmış olur. Bu noktalarda ölçüm yapılırsa eski manyetik alan kuvveti de bulunmaz, veya zayıflamış görünür.

 

Dünya maddelerine insan bedenleri de dahildir, dışarıdan gelen yabancı manyetik alan kesintisiz gelmektedir. Ve şu anda dünya maddelerinin ilk kurduğu manyetik alan dengeleri bozulmaya başlamıştır. Bu denge bozuklukları ve hareketler, dünya maddelerinde meydana gelmeye başlayan yeni hareketler sonucunda zincirleme değer farklanması mekanizmasına göre yeni dengenin tam kurulacağı yere kadar devam edecek. Çünkü, kutup noktaları yerinden kaçarsa, ki kaçmaya başlamıştır, kutuplardaki buzlar da erimeye başlar, ki buzlar da erimeye başlamıştır, buzların erimesi ise yeni bir harekettir.

 

Ayrıca, kuzey kutbunun buzları suyun içinde, güney kutbunun buzları ise toprak parçası üzerinde eriyor. Suyun içindeki buz eriyince suyun hacmini azaltır, yani kuzey buz denizinin suları azalır. Toprak parçası üzerinde eriyen buzun suları ise denize dökülür, yani güney buz denizinin suları çoğalır. Denizlerden birinin suyu artıp diğerinin suyu azalınca doğal olarak ve buzların da erime hızına bağlı olarak, fazla olandan az olana doğru akış başlar. Yani güney kutbundan kuzey kutbuna doğru denizler akmaya başlar. Bu durum ise, dünyaya dışarıdan gelen manyetik alanın dünyaya yaptığı değişiklikten daha fazla değişiklik yaparak, dünya maddelerinin manyetik alanını daha fazla değiştirir. Tabi bu sırada doğal olarak çok büyük doğal afetler zinciri de başlamış olur.

 

Yabancı manyetik alan dünyanın mevcut eksenini, yavaş yavaş 13 derece daha eğdikten sonra, dünyada meydana gelen extra hareketlerle dünyanın manyetik alan dengesi tamamıyla bozulacak. Tam bu dengelerin bozulduğu zamanlarda ise bozulmanın hızı; Karışık manyetik alan hatlarına dışarıdan sürekli gelmekte olan manyetik alanın etkisiyle, manyetik alan hatları çekim eşiğini geçecek ve hareketleri ters yönde hızla artıracak. Ve, ters yöne doğru hızlanarak bir kuruluma doğru gidecek. Bu hareketler de birkaç gün sürecek ve yeni kutup noktaları meydana getirecek. Kuzey kutbu güney kutbunun yerine geçecek, güney kutbu da kuzey kutbunun yerine geçecektir. Kutuplar yer değiştirince ekvator da kutuplara göre yeni yerini alacaktır. Fakat, bu son hareketlerle okyanus suları dağları patlatarak lav püskürttükten sonra çökertip onların yerini doldururken, aynı zamanda okyanus tabanındaki dağlar yükselecek ve bunlar da yeni dünyanın yeni kıtalarını oluşturacaklar.

 

Çöken yüksek dağların sivri ve kel kayalık yerleride suyun üzerinde kalacak, ve büyük yada küçük adalar olacak. Fakat bu adaların üzerinde de insan neslinin devamı için çok az sayıda akli dengesini kaybetmiş insanlar bulunacak. Herşey durgunlaşacak, sakinleşecek ve yeni bir dünya devresi daha başlayacak.

 

Atlantis ve mu kıtaları da aynı şekilde batmıştır ve oradan sağ kurtulanlar da bu devrenin ilkel insanlarını oluşturmuşlardı. Meydana gelecek olan bütün bu olayların, ruhların ihtiyaçlarını yerine getirmek için maddelere ait realiteler olduğunu ve en ince ayrıntılarına kadar hesaplanıp planlandığını artık biliyorsunuz. Bu durumda, dünyada olup bitecek olayların hepsi üniteden gelen direktif ve kurallara göre vazife planının ilgili vazifelileri tarafından yerine getirilmiş olacaktır.

 

‘Kader mekanizması, insanların tekamülde temel tutulan özgürlükleriyle tercih ettikleri, istedikleri ve ihtiyaç duydukları mekanlara kavuşmaları yolundaki çaba ve gayretlerine göre liyakat derecelerini onaylar ve ona göre gereklerini yerine getirir.’

 

Bu bilginin birçok ayrıntılarını ve daha birçoklarını, büyük vazife planının, dünya için vazifeli olan kısmının dünyaya bir hediyesi olan, İlahi Nizam ve Kainat, adlı kitapda bulabilirsiniz.

Free Hit Counter (01.01.2016)

Copyright © 2016. The Last Knowledge.
Bu site özeldir ve ticari amaç taşımaz.